ZAZA TARİHİ

 

ZAZALAR VE ZAZACA DİLİ


1853 yılında Fransız, İngiliz, Osmanlı ve Piyemonte devletleri ile Rusya arasında yapılan Kırım savaşı büyük tarihi önemi yanında beklenmedik bir sonucu da doğurmuştur. Bu savaşta esir alınan Osmanlı askerleri Osmanlıyı daha derinlemesine tanıma gayreti içindeki Rusya tarafından bir alan araştırması aracı olarak kullanılmış ve o güne kadar bilim adamlarının haberdar olmadığı Zazacayı ve Zazaları bilim dünyasına tanınmasını sağlamışlardır. Rusya için çalışan Alman bilim adamı Peter  Lerch Osmanlının doğu bölgelerinden gelen üç esirden o güne kadar bilim adamlarının haberdar olmadığı bir dil hakkında ilk derlemeleri yaparak Zazaca hakkında ilk kayıtları ortaya çıkarmıştır. Ancak bu Alman dil bilimci bu dili gramatik olarak incelemeye vakti yetmeyecek Zazaca hakkındaki bu derlemeleri yorumsuz ve analizsiz olarak yayınlanacaktır

Lerch’in 1857 yılında bu yayının sonrasında da Zazaca’ya ilişkin çalışmalar yapılmaya devam etmiştir. Tunceli’nin Pülümür Zazacası üzerine Wilhelm Strecker’in “Mundart Der Duzik in Dersim” adlı çalışması Otto Blau tarafindan 1862 yılında yayınlanmıştır. 1864 yılında Zazaca’nın Kürtçede bazı temel özellikleri itibariyle farklı olduğu Lerch’in derlemelerini analiz eden Friedrich Müller tarafından yayınlanan “Zaza Dialect der Kurdensprache” adlı eserde belirtecektir. Çermik Zazaca’sı üzerine çalışmalar yapan Alman araştırmacı Albert Le Choq’un araştırması 1903 yılında Berlin’de yayımlanmıştır. Fransız araştırmacı Clement Huart yayınladığı çalışmada İrani dillerden olan Esterebadi (Esterebad bugünkü Gorgan şehri olup Part bölgesinin merkezinde yer almaktaydı.) ile Zazaca’nın arasındaki güçlü benzerliklerin olduğunu 1909 yılında ortaya koydu.Kürtçe ve diğer İrani diller üzerine önemli çalışmaları bulunan İngiliz Araştırmacı Ely Benister Soane, Kürtçe ile Zazaca arasında büyük farklar olduğunu 1909 yılında yazdığı makalede belirtmiştir

1900′lü yılların başlarında Zazaların meskun olduğu bölgelere yapılan seyahatlerde Zazaların dili ve kültürüne ilişkin kayıtlar da yer bulmuştur. Zazaların yaşadığı Dersim bölgesine 1911 yılında yaptığı seyahatta L. Molyneux-Seel Dersimlilerin dilinin Zazaca olduğunu ve Kürtçeden farklı yapıda bulunduğunu belirtmiştir. Ayrıca Elbsworth Huntington Fırat havzasına yaptığı seyahatle ilgili olarak kaleme aldığı makalede Sünni Zazalarla Kızılbaş Zazalar arasındaki kuvvetli benzerliğe dikkat çekmiştir.

Zazalar ve Zazaca üzerine en önemli çalışma Alman bilim adamı Oskar Mann tarafından gerçekleştirilmiştir. O. Mann, “yeni Farsça”dan farklı olan Zazaca ile Gorancayla karşılaştırınca, 4. Temmuz 1906 da Prusya Bilimler Akademisine yazdığı mektubunda,  Zazaca’nın katiyen Kürtçe olmadığını belirttmıştir. Daha sonra onun çalışmaları diğer bir Alman bilim adamı olan Karl Haddank tarafından analiz edilerek 1932 yılında yayımlanmıştır. Onlar bu çalışmaları ile Zazaca’yı diğer İrani ve İrani olmayan diller ile karşılaştırmışlar ve Zazaca’nın ayrı bir dil olduğunu bir lehçe olmadığını ortaya koymuşlardır.

Daha sonraki yıllarda İrani diller konusundaki uzman bilim adamları tarafından Zazalar ve Zazaca üzerine yapılan araştırmalar devam etmiştir. Rusyalı parlak bilim adamı Minorsky Zazaların dilbilimsel ve etnik köken nedenleri ile Kürtlerin bir alt grubu olmadığını ortaya koymuştur.Diğer bir İrani diller uzmanı olan MacKenzie ise Kuzey İrani dillerden Zazaca’nın ayrı bir dil olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca MacKenzie Kürtçenin Güney İrani dilleri olan Farsça ve Beluçca ile güçlü bağlarını ortaya koyarak Zazaca ile Kürtçenin İrani dillerin farklı gruplarından olduğunu ispat etmiştir Mann-Haddank ve Minorsky, Mackenzie gibi İrani diller üzerine uzman büyük bilim adamlarının Zazaca’nın ayrı bir dil olduğunu ispat etmeleri üzerine Zazaca’nın ayrı bir dil olduğu bilim adamlarınca kabul edilen bir realite haline gelmiştir. Daha sonraları Kürtler veya Zazalar üzerine yazan Kryenbroek, Windfuhr ve Paul, MacDowall, Bruinessen gibi onlarca batılı bilim adamı Zazaca’nın ayrı bir dil olduğu konusunda birleşmişlerdir. Son olarak Birleşmiş Milletler kültür örgütü olan UNESCO, Zazacayı yok olma tehlikesi altındaki diller arasında tasnif ederek Zazacanın karşı karşıya kaldığı güncel bir sorunun altını çizmiştir.

Doğu dünyasında Zazalar üzerine bilimsel tetkikler konusunda büyük bir eksiklik bulunmaktadır. Bu konuda en önemli tetkik kendisi de aslen Zaza olduğu iddiası mevcu olan Ziya Gökalp tarafından yapılmıştır.Ziya Gökalp aynı anda Farsça, Kürtçe ve Zazaca’ya aşina olması nedeniyle daha sağlıklı karşılaştırma yapmış Zazaca’nın Kürtçenin bir lehçesi olmadığını, müstakil bir dil olduğunu ortaya koymuştur. Bununla birlikte geleneksel doğu sınıflandırmasına uyarak Zazacanın Kürd-i Kadim dillerinden kaynaklanabileceği yanılgısına düşmüştür.,

 

 


Köken ve Erken Tarih

Zazaların ilk dönem tarihleri hakkında yeterli bilgiler ne yazık ki mevcut değildir. Fakat dilbilimsel deliller Zazaların Kuzey İran bölgesinden geldiğini göstermektedir. Bilim adamları Zazaların soyu hakkında Partlar ve Deylemliler olmak üzere iki halkı ön plana çıkarmaktadırlar. Bunlardan ilki olan Partlar Sasanilerden önce İran’ı yöneten Kuzey doğu İran orjinli bir halk olup, Windfuhr onların dillerinin Zazacaya çok yakın olduğunu belirtmektedir. İranlı tarihçi Kaveh Farrokh’da Zazalarla Partların güçlü bağı olduğuna işaret etmektedir. Zazaların soyu ile ilgili olarak on plana çıkan bir diğer halk da Deylemlilerdir. İrani diller konusunda uzman olan MacKenzie dilbilimsel kanıtlara dayanarak Zazaların Hazar denizinin güney ucundaki Deylem bölgesinden geldiğini belirtmektedir.Deylemliler Sasanilerin başlangıcında Partların orijinal topraklarının hemen batısındaki topraklarda yasayan bir halktı. Yetenekli savaşçılar olarak bilinmelerinden dolayı Abbasiler ve Sasaniler büyük gruplar halinde onları ordularında istihdam etmişlerdi.  Abbasi hanedanın düşüşe geçtiği 9. yüzyıldan itibaren Deylemli hanedanlar bugünkü Irak ve İran’ın çoğunu kontrol etmekteydiler. Bu dönemde diğer Deylemli gruplarla birlikte Zazalarında batı İran’a yerleştikleri belirtilmektedir]. Bunlardan Büveyhiler Bağdat’ı dahi kontrol altına almış ancak Selçuklularca ortadan kaldırılmışlardır. Diğer taraftan Part ve Deylem tezinin birbiri ile çelişen değil birbirini destekleyen iki tez olduğunu belirtmek gerekmektedir. Çünkü bunlar yaklaşık aynı topraklarda birbirini takip eden iki tarihi halktır. Bu itibarla birbirinin devamı olarak da görülebilir.

Diğer taraftan aşiret isimleri ve bölgelerin isimlendirilmesi de Kuzey İran köken tezini güçlendirmektedir. Tarihi Part topraklarının doğu komşusu olan Afganistan’daki bir aşiretin ismi de Zazai’dir. İlginç olarak bu aşiret Afganistan’ın Baglan bölgesinde de yasamakta olup, bu şehrin söylenişi tamamına yakını Zaza olan Solhan’ın eski adı olan Boglan’a çok benzemektedir. Öte yandan Zazalara en yakın dil konuşan halk olan “Goran” isminin söylenişine çok yakın olan İran’a komşu batı Afganistandaki “Gur” bölgesi ve tarihte bu bölgede yaşamış “Gur” halkı Zaza ve Goranlıların Kuzey İran ve

Batı Afganan kökenli olabileceği tezini güçlendirmektedir.

 

Ayrıca Zazaların genetiği ile ilgili yapılan araştırmalara göre; Kürtlerle Zazalar yüzyıllardır bir arada yasamalarına rağmen,  tarihte Partlarla Deylemlerin yayıldığı toprakların kesiştiği yerlerden olan Tahranda yaşayanlar, Zazalara Kürtlerden genetik olarak daha yakındır.  Şaşırtıcı olarak İran Kürtleri Zazalara, Türkiye Kürtlerinden genetik olarak daha yakındırlar.Bu durum Şerefhan’ın İran Kürtlerinin Goran olduğuna ilişkin tespiti ve Goranların da Zazaların dilbilimsel olarak en yakın akrabaları olmaları açısından anlamlı olmaktadır.Böylelikle Şerefhan’ın 1597 yılında söylediğini genetik 2000′li yıllarda doğrulamaktadır.

Bilim adamları Kürtlerin İsfahan civarındaki tarihi anavatanlarından kuzeye ve kuzeybatıya doğru göç etmelerinin, batı İran Zağros bölgesine zaten yerleşik olan Zaza-Goran toplumunu derinden etkilediğini belirtmektedirler. Kürtlerin kuzeye doğru olan bu göçünü Kürt araştırmacı Izady’de İslam, Roma, Yunan ve İran kaynaklarına dayanarak doğrulamaktadır. MacDowal’da Goranların ve Zazaların Kürtler bölgeye yerleşmelerinden önce zaten Zagroslarda olduklarını ve Zazaların Kürtler tarafından Anadolu’ya doğru itildiklerini belirtmektedir.Kürtler ve İrani diller konusunda uzman olan MacKenzie ve Kryenbroek de dilbilimsel kanıtlara dayanarak Kürtlerin göçünün Zazaları yerlerinden ettiğini ve onların daha batıya göç etmelerine neden olduğunu ifade etmektedirler. Yine Fransız dil bilimci ve Kürt uzmanı Lecoq tarihi anavatanları Isfahan civarı olan Kürtlerin kuzeye göçlerinin, Zaza-Gorani konuşulan bölgeyi küçülttüğünü ve Zaza ve Goranların büyük çoğunlukla Kürtler tarafından asimile edildiklerini ancak Zazaların bu asimilasyondan yaşadıkları bugünkü topraklara göçleri neticesinde kurtulduklarını Erbil’de yapılan konferansta belirtmiştir Ayrıca, Kürtler üzerine önde gelen araştırmacılardan biri olan Bruinessen dilbilimsel olarak Zazaların en yakın akrabaları olan Goranların, fiziksel görünüş, kültür ve dil olarak Kürtlerden farklı olduğunu da ifade etmektedir

Özet olarak tarihi anavatanları Kuzey İran olan Zaza-Goran gruplarının İslam’dan önce ya da İslam’dan hemen sonra batı İran ve Zağros dağlarına yerleştiklerini ancak Kürtlerin kuzeye göçlerinin onları yerlerinden ettiğini ve Zazaların bugünkü yaşadıkları alanlara yerleşmelerine neden olduğunu söyleyebiliriz.

 

Tarih:

Zazalar hakkında ilk tarihi kayıtlar 13. ve 14. yüzyıllara kadar gitmektedir. 13. yüzyıldan kalma bir şecerede Zaza  (از زا)  aşiretinden söz edilmektedir.Yine 1341-1444 yaşadığına inanılan Kaygusuz Abdal aşağıdaki şiirinde Zazalardan bahsetmektedir. İlginç olarak o Zazaları Kürt olarak nitelememekte ayrı bir grup olarak bahsetmektedir.

Soğanı, arpa ekmeğini Kürd’e ver,

Eğer bu sene çıkar isem yaza,

Öğünü odur, o onu yahşi yer,

Toplayım bir parça Gürcü, Abaza,

Türkmen’e ver yahni ile burmayı,

Elime geçerse on kadar Zaza

Arab’ın önüne döktür hurmayı”

 

 


DERSIM

 


ELAZIG


DIYARBAKIR


ERZINCAN

 


BINGÖL

 



ADIYAMAN



VARTO



SIVAS/ZARA
ZAZA ANKETİ
 


ZAZA MISIN?
evet Zazayım 70,73%
hayır Zaza değilim. 29,27%
926 toplam oy:


ZAZA-DER(GERGER)
 


ZAZA-DER(İSTANBUL)
 


 
323794 ziyaretçi (500959 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol